Reklamdan Deneyime: Sağlıkta Dijital Ekosistem Kurma Yolculuğumuz
Bu yazıda, Projemed Reklam Ajansı'nın 10 yıldan fazla sürede deneyimlediği sağlık markaları odaklı dijital iletişim ve performans tecrübesi üzerinden elde ettiği birikimi bir içgörü ve uzgörü olarak paydaş markaları için neden, nasıl ve hangi çerçevede bir dijital deneyim tasarımı olarak ele aldığını anlatmaya çalıştım.
Sağlık sektöründe uzun yıllar boyunca dijital pazarlama, herkesin bildiği birkaç basit adımla tanımlanıyordu:
“reklam → tıklama → form → dönüşüm”
Kağıt üzerinde her şey mantıklıydı; doğru hedefleme, etkili kreatif, iyi optimize edilmiş bir sayfa… Ama zaman içinde gördük ki, bu denklemin en kritik parçası eksikti: hastanın yaşadığı deneyim, bu deneyimin tasarımı ve bu deneyimin yönetimi.
Bir hasta, bir reklamı gördüğü için değil, güvendiği için dönüşüm gerçekleştiriyor. Bir marka, ne söylediğiyle değil, bunu nasıl hissettirdiğiyle değer kazanıyor. Sağlık sektörüne yönelik 360 derece ajans hizmetlerinde 10 yılı aşkın tecrübesiyle Projemed olarak bu gerçeği sahada binlerce kez tecrübe ettikten sonra anlayışımızı bu gerçeğe göre geliştirdik: kampanya odaklı değil, deneyim odaklı dijital ekosistemler kurmaya başladık.
Bu yaklaşım aslında çok da basit bir değişim değildi. Hem ajans tarafında hem de marka tarafında zihinsel olarak da pratikte de alışkanlıklar ve kabullerin değişmesini gerektiren köklü bir uyumlanma süreci.
Yıllar içinde yüzlerce klinik ve hastadan gelen veriyi, hasta iletişimi krizlerini, kaçan potansiyel dönüşümleri, kullanıcı davranışlarını, tıkanan temas noktalarını, CRM’den kaynaklanan ihtiyaç-fonksiyon-süreç sorunlarını, danışman yorgunluklarını ve markaların tekrar tekrar yaşadığı aynı problemleri analiz etmemizin bir sonucuydu deneyim odaklı iletişim tasarımı ve yönetimi süreçlerinin hayata geçirilmesi.
Bugün geldiğimiz noktada Projemed, yalnızca reklam yöneten bir ajans değil; sağlıkta dijital dönüşümün tüm bileşenlerini uçtan uca yöneten bir organizma.
Ve bu dönüşümün kalbinde çok değerli bir kavram var: Deneyim. Dijitalde sadece görünen değil, dijitalde yaşayan bir marka yönetimi hizmeti sunabilmek var.
1. Sağlıkta Dijital Deneyim Neden Yeni Değer Birimi Olmalı?
Dünyanın pek çok ülkesinde yapılan araştırmalar artık çok net bir noktayı ortaya koyuyor:
- Hasta deneyimi, dijital sağlık hizmetlerinde birinci performans belirleyicisi.
- Deneyimi güçlü olan markaların dönüşüm oranları 2–4 kat arası artıyor.
- Uyandırılan güven duygusu, bütçe kadar etkili, bazı durumlarda daha bile etkili.
Kısacası: İnsan odaklı dijital deneyim = daha yüksek güven + daha yüksek dönüşüm + daha güçlü marka sadakati.
Deneyim Neden Bu Kadar Belirleyici?
1.1. Çünkü “hasta yolculuğu” artık doğrusal değil.
Reklam → tıklama → form modeli eski parlak günlerinden uzak, çünkü çevrimiçi alışkanlıklar da tıpkı teknoloji ve platformlar gibi sürekli değişiyor, gelişiyor.
Bugün çevrimiçi dünyada hasta yolculuğu kabaca şöyle denebilir:
Instagram → web sitesi → YouTube videosu → Google araması → WhatsApp → form → danışman → tekrar web → karar.
Her temas noktası bir “mikro-deneyim”. Ve bu mikro-deneyimlerin toplamı, marka değerini oluşturuyor.
1.2. Çünkü güven dijitalde de duygusal.
Bir doktorun videosundaki göz teması, bir web sitesinin yüklenme hızı, WhatsApp yanıt süresi… Bunların her biri hasta için “ben burada güvende miyim?” sorusuna verilen mikro cevaplardır. Dijital deneyimin güven üzerindeki etkisi, akademik çalışmalarla da destekleniyor.
1.3. Çünkü deneyim tutarlılık ister.
Sosyal medya bir şey söyler, web sitesi başka bir şey gösterirse; danışmanın dili doktorun dilinden kopuksa, marka kırılgan hale gelir.
Bu nedenle biz Projemed’de:
içerik → web → reklam → CRM → iletişim → analiz → iyileştirme/geliştirme zincirini tek ekosistem olarak tasarlıyoruz.
1.4. Çünkü hastalar “hikâyeye” karar veriyor.
Bugün tıbbi hizmetlerde rekabet “tedavi” üzerinden değil; hasta deneyiminin kalitesi üzerinden yaşanıyor.
Bu karar hikayesinin başlangıcı ise dijital deneyim.
2. Sadece İçerik veya Reklamdan Fazlası: Sağlıkta Dijital Ekosistem Yaklaşımı
Sağlık performans pazarlamasında, uluslararası sağlık turizminde, lokal pazarlarda başarı, uzun yıllar boyunca tek bir kanala bağlıymış gibi algılandı:
Google/META Ads → tıklama → form → dönüşüm.
Oysa bugün biliyoruz ki, bir hekimin, kliniğin, hastanenin, aracı kurumun büyümesi tek bir kanalın performansına değil, bütünsel bir dijital ekosistemin tutarlılığına bağlıdır. Sosyal medya içeriklerinin dili, web sitesinin deneyimi, reklamların mesaj tonu, doktor videolarının güven duygusu, danışmanın iletişim şekli, CRM akışı ve yapay zekâ destekli otomasyonlar birbirinden kopuksa:
- hasta yolculuğu kırılır,
- hasta güveni düşer,
- dönüşüm oranları zayıflar.
İşte biz Projemed’de tam da bu nedenle, hizmetlerimizi “ayrı ayrı süreçler” gibi değil, tek bir ekosistem gibi tasarlıyoruz.
Buna literatürde “omnichannel health experience design” deniyor. Tek bir kanal değil, tüm temas noktalarının senkronize şekilde işlemesi.
Bu yaklaşım yalnızca bizim sahada gördüğümüz bir gerçek değil; araştırmalar da aynı şeyi söylüyor.
2.1. Omnichannel Yaklaşımı Neden Sağlıkta Gereklilik Haline Geldi?
Çünkü hastalar artık çoklu temas noktaları üzerinden karar veriyor.
Bir kullanıcı:
- Instagram’da bir hekimin yüzünü görüyor,
- YouTube’da detaylı bir video izliyor,
- Google’da araştırma yapıyor,
- web sitesinde tedavi süreçlerini okuyor,
- WhatsApp'tan danışmanla konuşuyor,
- bu çerçevede karar veriyor.
Yani yolculuk parçalı, değişken ve duygusal.
Omnichannel iletişim hasta deneyimini güçlendiriyor ve memnuniyeti artırıyor.
Çünkü tek bir zayıf halka tüm yolculuğu bozuyor.
Literatürde “touchpoint failure” olarak adlandırılan bu durum, sağlıkta daha da kritik.
Örneğin:
- Web sitesi yavaşsa → hasta kaybı.
- Danışman mesajı geç dönerse → hasta kaybı.
- Doktor videosu doğru güven duygusunu vermiyorsa → hasta kaybı.
- Reklam dili ile web dili uyuşmuyorsa → güven kaybı.
Temas noktalarının uyumsuzluğu, birinin dahi düşük işlevli olması hasta memnuniyeti zincirinin kırılması ve iletişim başarısının/etkinliğinin düşmesi anlamına geliyor.
Çünkü sağlıkta “deneyim bütünlüğü” marka değerinin kendisi.
Sağlık tüketicileri, bankacılık veya e-ticaret müşterileri gibi davranmıyor. Tıbbi kararlar daha fazla duygu, risk, kaygı, güven ihtiyacı içeriyor.
“Hasta deneyimi, sağlık markalarının rekabet avantajının temel belirleyicisidir.”
Bizim sahada yıllardır gördüğümüz şey de tam olarak bu.
Her dokunuş bir “güven mikro-anı”.
Bu nedenle, Projemed olarak bir markayla çalışmaya başladığımızda sadece kampanya yapmıyoruz. Marka dili, görsel kimlik, SEO yaklaşımı, doktor videosu tonlaması, WhatsApp iletişim akışı ve CRM düzeni… hepsini tek bir deneyim haline getiriyoruz.
Böylece bir sağlık markası, dijitalde yalnızca görünen değil: “dijitalde yaşayan bir marka” oluyor.
2.2. Peki Projemed bu ekosistemi nasıl kuruyor?
Bizim yaklaşımımız üç katmandan oluşuyor:
Ön yüz deneyimi (patient-facing layer):
- Sosyal medya içerikleri
- Doktor videoları
- Web sitesi deneyimi
- Blog/SEO
- Reklam kreatifleri
- Landing page yapısı
Bu katman, hastanın ilk gördüğü ve ilk güveni oluşturduğu alan.
Orta katman (engagement & conversion layer):
- WhatsApp iletişim akışları
- Danışman yanıt süreleri (Service level agreement)
- Randevu otomasyonları
- Form deneyimi
- MeduAI’nin devreye girdiği alan
Bu katman, hastayı “merak eden” olmaktan “adım atan” seviyesine taşıyor.
Arka plan (infrastructure layer):
- MeduCRM
- Veri entegrasyonları
- Kampanya ölçümleme
- Otomatik iş akışları
- Remarketing stratejileri
Bu katman, görünmeyen ama deneyimin gerçek gücü olan bölümdür.
Literatür, omnichannel yapıların bu üç katmanın entegre olduğu kurumlarda çok daha yüksek memnuniyet sağladığını belirtiyor.
Dolayısıyla Tek Başına Yetmez, Ekosistem Şart
Bugün sağlıkta başarılı markalar yalnızca reklama veya doğrudan iletişime güvenen markalar değil; her temas noktasını ölçen, optimize eden ve tek bir duygusal çizgide birleştirebilen markalar.
Projemed’in son 10 yılda yaptığı tam olarak bu:
- Parçalı sistemleri birleştirmek,
- Markayı tutarlı hale getirmek,
- Hasta yolculuğunu uçtan uca tasarlamak,
- İletişimi samimi, şeffaf, dürüst hale getirmek,
- Teknolojiyi insana hizmet eden hale getirmek.
3. MeduCRM ve MeduAI: Sağlıkta Dijital Hafıza, Akıllı İletişim ve Entegre Deneyim Ekosistemi
Bir sağlık hizmet sağlayıcısı ne kadar başarılı bir hekim kadrosuna, ne kadar güçlü bir dijital reklama, ne kadar iyi hazırlanmış bir içeriğe sahip olursa olsun; hastayla temas noktaları kopuk olduğunda tüm bu yatırım boşa gitme riskini taşır. Sağlıkta başarı, artık sadece “hizmet sunmak” değil; hastayı ilk temastan tedavi sonrasına kadar sürekli, tutarlı ve insancıl bir dijital deneyim içinde tutmaktan geçiyor.
İşte Projemed’in dönüşüm yaklaşımının kalbinde, MeduCRM ve MeduAI bu nedenle duruyor.
3.1. MeduCRM: Sağlıkta Dijital Hafıza Kavramı
MeduCRM, sadece bir CRM değil — kliniklerin tüm dijital süreçlerini bir araya getiren bir operasyon merkezi.
Sosyal medya DM’lerinden WhatsApp mesajlarına, web sitelerinden form kayıtlarına, danışman görüşmelerinden hasta kayıtlarına kadar her şey tek bir ekosistemde toplanıyor.
Bu bütünleşik yapı sayesinde:
“Tekil hasta kaydı yerine “tekil hasta hafızası” oluşuyor.”
Bir hasta:
- Hangi reklamdan/gönderiden geldi,
- Hangi sayfaları ziyaret etti,
- Hangi içerikleri beğendi,
- WhatsApp’ta hangi danışmanla konuştu,
- Kliniğe ne zaman geldi,
- Hangi tedaviyle ilgilendi
tümü tek ekranda görülebiliyor.
Deneyimlemek için meducrm.com‘u ziyaret edebilirsiniz.
250’den fazla sağlık kuruluşu yönetiminden elde ettiğimiz deneyim sağlık alanında bu tür bütünleşik veri yapılarının dönüşüm oranlarını ve hasta memnuniyetini dramatik biçimde artırdığını gösteriyor:
- Bağlantısız temas noktaları ortadan kalkıyor.
Klinikler yıllardır en çok şundan şikâyet ediyor: “WhatsApp başka yerde, Instagram başka yerde, form kayıtları e-postada, danışmanlar Excel'de…”
MeduCRM bütün bu süreçleri tek ekrana çekerek hasta yolculuğunu kesintisiz hale getiriyor.
- Yurt dışı hastaları için özel modüller
MeduCRM, sağlık turizminin gerçek ihtiyaçlarına göre tasarlandığı için sektörde benzersiz:
- Transfer yönetimi
- Uçuş takibi
- Konaklama planlaması
- Refakatçi süreci
- Notlar, belgeler, pasaport/resim yükleme alanları
Bu modüller, kullanıcı için sağlık turizmi pazarındaki rekabet gücünü doğrudan artırıyor.
3.2. MeduAI: Sağlıkta 7/24 Akıllı İletişim
MeduAI, dijital deneyimin görünmeyen ama en kritik parçası: Hastalarla 7/24 konuşan, yönlendiren, cevaplayan bir iletişim yapay zekâsı.
Ve en önemlisi: Her mesajı MeduCRM’e işler. Hiçbir ileti kaybolmaz.
- WhatsApp – Instagram – Web – Facebook Messenger – Telegram entegrasyonu
Hasta gece yarısı mesaj attığında, MeduAI:
- Tıbbi yargı içermeyen,
- Yönlendirmeci olmayan,
- Etik ve yasal uyuma uygun,
- Doğru tonda,
- Doğru bilgi düzeyiyle
karşılık verebiliyor.
Sabah danışman sisteme girdiğinde tüm konuşmalar sınıflandırılmış, özetlenmiş ve anlamlandırılmış şekilde önünde oluyor.
Bu model, “AI-assisted patient communication” olarak bilinir ve dönüşüm oranlarını %30–60 arasında artırma potansiyeli olduğunu gözlemliyoruz.
MeduAI, danışmanların yerine geçmez — danışmanları güçlendirir
Bu Projemed’in temel felsefesiyle birebir uyumlu. Yapay zekâ:
- İş yükünü azaltır
- Mesaj kaybını önler
- Yanıtlama sürelerini kısaltır
- Sorguları kategorize eder
- Danışman için “ilk filtre” görevi görür
İnsan ise:
- Empati kurar
- Yönlendirir
- Klinik kararları verir
- İletişimin duygusunu tamamlar
Bu, modern sağlık iletişimi literatüründe “Human + AI hybrid model” olarak adlandırılıyor.
3.3. MeduCRM + MeduAI: Deneyim Mimarisi
Bu iki sistem birlikte çalıştığında ortaya şu sonuç çıkıyor:
- Çok kanallı iletişim → tek merkezde birleşir.
Instagram DM + WhatsApp + Web Form + Facebook Messenger = tek ekranda bir hasta hikâyesi.
- Tüm temas noktaları kaydedilir.
Bu, markalar için “dijital hafıza” anlamına gelir.
- Danışman–hasta iletişimi daha hızlı ve daha tutarlı olur.
- Klinik, tüm süreci “ölçülebilir” hale getirir.
Reklam → Etkileşim → CRM → Dönüşüm zinciri boyunca hiçbir adım boşlukta kalmaz.
- Hasta deneyimi kişiselleşir.
Hangi hastanın ne istediğini, hangi kaygılarla yazdığını, hangi içerikle ilgilendiğini CRM’den okumak; danışmanın iletişim kalitesini artırır.
Yani sonuç: Güçlü bir dijital hafıza → güçlü bir marka deneyimi → güçlü bir dönüşüm.
4. Deneyimden Öğrenen Sistem: Projemed’in Yıllar İçinde Oluşturduğu Bilgi Mimarisi
Sağlık sektöründe başarı, çoğu zaman tek bir kampanyanın, tek bir doktor videosunun veya iyi tasarlanmış bir landing page’in sonucu değildir.
Başarı; yıllar boyunca biriken deneyimlerin, yapılan hataların, düzeltilen süreçlerin, yüzlerce hasta iletişiminin, biriken verilerin ve bunların hepsinin anlamlandırılmasının ürünüdür.
Projemed’in bugün sahip olduğu yapı işte tam olarak budur: Binlerce hastanın dijital davranışından, yüzlerce kampanyanın geri dönüşlerinden ve onlarca kliniğin dönüşüm süreçlerinden öğrenen yaşayan bir sistem.
Bu sistemin DNA’sı deneyimle gelişir, pratikle olgunlaşır, teknolojiyle görünür hale gelir.
4.1. Büyüyen Bir Deneyim Arşivi: Her Proje Bir Sonrakinin Hafızasıdır
Bizim için hiçbir kampanya “bitmiş” değildir. Her kampanya, bir sonraki projenin verisini ve dersini taşır.
Projemed’in arşivinde yıllar içinde biriken veriler:
- Hangi içerik türü daha çok güven yaratıyor?
- Hangi reklam dili dönüşüm yaratıyor?
- Hangi saatlerde gelen WhatsApp mesajları daha yüksek kapanma oranına sahip?
- Hangi klinik türlerinde kullanıcılar videoyu daha çok izliyor?
- Hangi branşlarda web sitede kullanıcılar en çok hangi sayfalarda çıkış yapıyor?
- Hangi sorular hasta danışmanını en çok zorluyor?
- Hangi içerikler sağlık turizmi hastasını harekete geçiriyor?
- Hangi kampanya türleri hangi ülkelerde daha performanslı?
Bu veriler yıllar içinde “bilgi kümeleri” oluşturdu.
Ve bugün: Her yeni proje, yüzlerce proje gerçeğiyle başlar. Bu yüzden Projemed’de “tahmin yoktur, tecrübe vardır.”
4.2. Bu Sistem Neden “Yaşayan Bir Mimari”?
Çünkü Projemed’in sistemi statik değil; her yeni kampanya, her yeni hasta iletişimi, her yeni klinik süreci bu sistemi besliyor.
Birkaç örnek:
- MeduAI her yeni hasta konuşmasında öğreniyor.
- Daha doğru soru sınıflandırması
- Daha doğru otomasyon
- Daha doğru yönlendirme
- Daha doğru özetleme
- Daha iyi iletişim tasarımı anlamına geliyor.
- MeduCRM tüm kliniklerde ortak davranış örüntüleri oluşturuyor.
Mesela: “Çarşamba 19:00–23:00 dönüşüm penceresi” gibi sadece deneyimle öğrenilebilecek bilgiler artık sistemin içinde.
- İçerik üretimi yapay zekâ ile değil, arşiv ile besleniyor.
MeduAI, sosyal medya içeriklerini yazmaz. Ama Projemed’in 10 yıllık içerik hafızası bu içeriklerin nasıl olması gerektiğini sistematik hâle getirir.
- Web tasarımı, davranış verisiyle sürekli optimize ediliyor.
Sadece estetik değil; kullanıcı davranışı üzerinden bir bilgi mimarisi kuruluyor.
Bu nedenle Projemed'in modeli bir “dijital sistem” değil, bilgi, deneyim ve teknolojinin birleştiği yaşayan bir dijital organizmadır.
4.3. Sonuç: Projemed’in Deneyim Modeli Neyi Taahhüt Ediyor?
- Tutarlı bir marka dili
Tüm kanallar tek dille konuşur.
- Kesintisiz hasta yolculuğu
Instagram → Web → WhatsApp → CRM → Danışman zinciri hiç kopmaz.
- Daha güçlü dönüşüm oranları
Çünkü dönüşüm tesadüf değil, sistem işidir.
- Kliniklerin operasyonel yükü azalır
MeduAI + MeduCRM otomasyonu yükü büyük ölçüde hafifletir.
- Ölçülebilir ve sürdürülebilir bir dijital yapı kurulur
Her şey kayıtlı, her şey ölçülebilir, her şey geliştirilebilir.
- Marka artık dijitalde “görünen” değil, “yaşayan” bir organizma olur
Bu da sektörde gerçek bir rekabet avantajıdır.
5. Gelecek: İnsan Dokunuşlu Dijital Zekâ
Sağlıkta Yapay Zekâ ve İnsan İşbirliğinin Yeni Çağı
Sağlık sektörü dijitalleşme konusunda dünyanın en hızlı dönüşen alanlarından biri. Ancak bugün geldiğimiz noktada artık çok net bir gerçek var: Teknoloji kendi başına çözüm değil; insan ile birleştiğinde anlam kazanıyor.
Projemed’in geleceğe dair vizyonu, yapay zekânın insanı dışarıda bıraktığı değil, insanın yaratıcılığını, empatisini ve uzmanlığını daha görünür ve güçlü kıldığı bir model üzerine kurulu.
Biz bu yaklaşımı şöyle adlandırıyoruz:
İnsan Dokunuşlu Dijital Zekâ (Human-Touched Digital Intelligence)
Bu model, yapay zekâ destekli iletişim sistemlerini insan sezgisi ve sağlık profesyonellerinin uzmanlığıyla birleştiren hibrit bir yapı sunuyor.
5.1. MeduAI: Geleceğin Danışmanı Değil, Danışmanın Dijital Asistanı
MeduAI, geleceğin sağlık iletişim modelini bugünden kuruyor: danışmanı ortadan kaldırmadan, danışmanı güçlendirerek.
MeduAI’nin gelecekte hazırladığı yapı:
- 7/24 çok dilli iletişim
- Yüksek hacimli mesajları filtreleme
- Durum/niyet analizi yapan sınıflandırma modelleri
- İlgili doktor, departman veya ülke birimine otomatik yönlendirme
- Klinik içi raporları analiz ederek iletişim tonunu ayarlama
- Hasta davranışına göre kişiselleştirme
Bu entegrasyonun amacı, danışmanı “yoran” görevleri devralırken, danışmanın “değer üreten” işlere odaklanmasını sağlamak.
Çünkü sağlıkta ikna ve güven hâlâ insandan insana gerçekleşiyor.
5.2. MeduCRM: Geleceğin Dijital Klinik Hafızası
Sağlık kurumlarının en büyük sorunlarından biri, yıllar içinde biriken bilgilerin kaybolmasıdır.
- Yeni gelen danışman sıfırdan başlar.
- Eski iletişim kayıtları kaybolur.
- Hastanın hangi aşamada olduğu takip edilemez.
- Doktor “bu hasta bize ne zaman ulaşmıştı?” sorusunu sıkça duyar.
- Kaynaklar verimsiz kullanılır.
MeduCRM’in geleceği ise şudur:
Klinik artık kendi dijital hafızasına sahip bir organizma olacak.
Bu hafıza sayesinde:
- “Hasta tipi” analizleri yapılacak.
- Tedaviye ilgi duyma motivasyonu modellenebilecek.
- Yurt dışı hastalarının hangi ülkeden ne zaman daha çok geldiği görülebilecek.
- Web—WhatsApp—Reklam davranışları ilişkisel analiz edilecek.
- Kapanmayan hastaların davranış örüntüleri bulunacak.
- Eksik dokunuş noktaları otomatik olarak işaretlenecek.
Ve tüm bu veriler, kliniklerin karar alma süreçlerini güçlendirecek. Literatür bu yapıya “Learning Health System” adını veriyor.
SONUÇ
Reklamdan Deneyime Uzanan Yolculuk: Sağlıkta Yeni Dönemin Adı
Sağlık sektöründe yıllardır uygulanan klasik dijital pazarlama stratejileri artık tek başına yeterli değil. Reklamlar, iletişim planları, içerik stratejileri hâlâ önemli, kampanyalar hâlâ değerli… Ama dönüşümün gerçek sahibi; insani, tutarlı ve güven veren bir dijital deneyim.
Projemed olarak biz de tam bu noktada konumlanıyoruz: “Sağlıkta dijital deneyimi uçtan uca tasarlayan bir dönüşüm ortağı olarak.”
Bugün ortaya koyduğumuz ekosistem, içerikten iletişime, CRM’den yapay zekâya, web deneyiminden analize kadar yalnızca bir hizmet modeli değil; yıllar boyunca sahada öğrendiklerimizin, yüzlerce kliniğin tecrübesinin ve binlerce hastanın davranışının şekillendirdiği büyük bir bilgi mimarisidir.
Biz sağlıkta dijital deneyim kuruyoruz. Ve deneyim, bugünün değil; geleceğin tek gerçek rekabet üstünlüğüdür.
Türkiye’de sağlıkta dijital dönüşümün yeni döneminde — insan dokunuşunu merkeze alan, teknolojiyi amaç değil araç yapan, güveni ekosistemin temeline yerleştiren bir yaklaşımı temsil etmekten gurur duyuyoruz.
Projemed Reklam Ajansı olarak her marka ve her sağlık profesyoneli için tek hedefimiz var: daha tutarlı, daha insancıl ve daha dönüştürücü bir dijital sağlık deneyimi tasarlamak.
Biz bu geleceği birlikte kuruyoruz. Bugünden… Daha akıllı, daha insancıl yarınlara.
Saygılarımla,
Burak KOCATEPE
Dijital & Performans Yönetimi Direktörü